10 Şubat 2009 Salı

Rakı,balık




Balıkçı evine dönüyor sanırım.O yokken yanan şömine ısıtmıştır şimdiden evi.Çok mu sıkıcı oldu?.
Değiştirelim hemen,bir dalga gelir ve ters yatırır kayığı.Kimse duymaz da çığlıklarını,zaten kendisinin de bağıracak hali yoktur.Doğa onu ayrıştırırken zamanla,kullandığı ilaçların yan etkileri balıkları da etkiler mi bilmem.Ama bırakın orda kalsın çok geç olmadan karışsın bedeni denizin dibindeki kumlara çok geç olmadan,nasıl olsa şafakla beraber deniz onu kabul edebilecektir,binlerce poşet,izmarit ve insanların ona çektirdiği zulümlerle birlikte, elbette onu da sinesine çekecektir.

Küçüklüğünü de bilirdik keratanın.Babasının yakaladığı balıkların onun ilk oyuncakları olması,bir çocugun çırpınarak bir başkasınının ölümünü izlemesinden farksızdı.DI,mı,mişli,sanki kendim görmüşüm gibi anlattığım bu hikayede ne anafikir önemli ne babasının oltası ne de gördüğü ve kafasında yer etmiş o kadar anının.Sahi neredeydi o avlandıkları yer,nerede ne zaman kaybetmişti babasının şanslı oltasını?

kendisi ölürse film biter sanıyormuş
ama Bruce Willis zaten ölüymüş.

"En çok bana karşı samimi olmanı seviyorum,kanser olman sana daha iyi davranacağım anlamına mı gelir,kaç yaşındasın?,seni seviyorum,kovuldun!,babanızı kaybettik,çok iyisin devam et,yalancısın!"
gibi kelimeler ve cümleler her ne kadar beyninin içinde dolaşan bir el gibi istediği lob u sıkıyor,vücudunun bir tarafını hep felç bırakıyorsa da,güç ve bağışıklık kazandırıyordu ona.Sahi yine "du" ile biten cümleleri bırakacağım demiştim.

Rüzgarın,o yağmurla birleşerek yüzüne vurması ve akan suların denize karışmasından daha huzurlu ne olabilir ki.Veya kendini kaybettiğin an,aslında kaybedecek birşeylerinin kaldığını anlamandan.

En azından inerken en dibe,rakısını tutabilseydi ondan önce giden.En dibe gidecektir rakısı ama bizim has oğlan en dipten 3 metre yüksekte kalır,iyi mercan çıkar çünkü ordan :)

Şimdi arayın bakalım,nah bulursunuz cesedimi

1 yorum:

Janus dedi ki...

dalgıcın ensesinde ellerim
daha da itmek için karanlığa.